BM Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesi ve Almanya, İran’a tartışmalı nükleer programından dolayı ek yaptırımlar uygulanmasını öngören karar taslağında anlaştı.
Taslak, konseyin geçici on üyesinin değerlendirmesine sunuldu.
Uranyum zenginleştirme faaliyetlerini askıya almayı reddeden İran’a geçen aralık ayında ilk yaptırım paketi açıklanmıştı.
Bu yeni yaptırım paketi İran’a silah ambargosu uygulanmasını, Tahran’ın nükleer programıyla ilişkili kişi ve kurumların mali hesaplarının dondurulmasına yönelik yaptırımların kapsamının genişletilmesini, ve İran’a kredi veya borç verilmemesi çağrısını içeriyor.
Güvenlik Konseyi’nin taleplerini reddeden İran, nükleer programının tamamen sivil enerji amaçlı olduğunu söylüyor. Ancak batılı hükümetler Tahran’ın nükleer faaliyetlerinin atom bombası üretimini hedeflediği inancında.
Yeni yaptırımlar konusundaki anlaşma haberiyle aynı gün İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad, Güvenlik Konseyi’nin uluslararası bir meşruiyeti olmadığını söyledi.
Ancak İran içinde, aralık ayında ilk yaptırım paketi geçirildiğinden bu yana, Ahmedinecad’ın Birleşmiş Milletler karşısındaki tutumunu açıkça eleştirenlerin sayısının arttığı görülüyor.
Bunun son örneği, aralarında eski reformcu milletvekillerinin, eski hükümet yetkililerinin, aydınların ve bazı dinadamlarının da bulunduğu 300’ü aşkın kişinin imzasıyla yayınlanan açık mektuptu.
Mektupta Mahmud Ahmedinecad’dan gerginliği artırmamak için adımlar atması isteniyor.
Nükleer tartışmasında Ahmedinecad’ı destekleyen çevreler ise, Amerika Birleşik Devletleri’nin kendilerine baskı uygulamak için bu veya başka bir konuyu bahane edeceğini söyleyerek, Tahran’ın taviz vermemesini istiyorlar.
Muhabirler, İran kamuoyunun büyük bölümünün barışçıl bir nükleer programa İran’ın hakkı olduğu konusunda hükümeti desteklediğini belirtiyor.