Teknoloji devriminin büyük bir açıklık içerisinde yaşandığı yıllar olan 20. yy devrini geride bıraktık, ancak o yıllara ait bilimsel ve teknolojik gelişmelerin meyvalarını daha yeni toplamaya başladık. 20. yy a ait çalışmaların büyük bir kısmını ise fizik çalışmaları oluşturmuştur. Özellikle fizik biliminin elektrik ile ilgili olan bölümleri büyük bir ivme kazanmış ve netice itibari ile de iç içe geçmiş teknik kavramlar ve alt kategoriler oluşmuştur.
Öyle değil midir? Elektrik ile ilgili geliştirilen cihazların, öyle çok uzun bir geçmişleri yoktur. Konu ile ilgili okurlarım dediklerimi hemen tasdik edeceklerdir. Ama baş döndürücü çalışmaların yaşandığı 20. yy ve özellikle de ikinci yarı bize insanın ne kadar çaba gösterdiğini ifade etmektedir.
Ampülün icadı ve gramofonun yapımı, ardından gelen dev komputurleri beraberinde getirmiştir. Bu çalışmaların sürekliliği sonucunda fizik bilimi yeni bir teknik boyut kazanmış ve bunun adına da elektronik denmiştir… Elektronik teknik bilimi hayatın bir çok bölümünde yerini almış ve kendi içerisinde bile yüzlerce alt kategoriye ayrılmıştır. Endüstriyel elektronik, tıp elektroniği, dijital elektronik vb bir çok alt bölüme ayrılmıştır. Öyle ki fizik bilimi içerisinde yer alan elektronik teknoloji bilimi, ayrı bir bilim dalı olarak üniversitelerde okutulmuştur.
Peki, elektronik nedir ve hangi çalışma prensiplerini ele alır? Bu soru ise, yüzlerce kitap ile bile cevaplandırılamayacak kadar geniş bir hitabeti gerektirmektedir. Genel olarak, düşük akımlar ile yüksek akım ve gerilimlerin kontrolüne dayalı bir teknik bilim dalıdır diyebiliriz. Yani bu cümledeki kasıt, küçük değerdeki akım değerleri ile çok büyük değerdeki akımların kontrolü diyebiliriz. Bu olay, televizyondan tutunda bilgisayarlara varıncaya kadar bütün elektronik cihazlarda yer edinmiştir. Akım yerine göre belli değerlerde, yerine göre belli zaman aralıklarında, yerine göre belli frekanslarda verilerek elektronik çalışma sistemleri oluşturulmuştur.
Yukarıdaki son cümlede geçen olayları basit şekillerde ifade etmek isterim… Siz bir radyoda kulaklık kullanabilirsiniz ya da radyoyu hoparlörden dinleyebilirsiniz. Bu olay, akıma belli değerler verilerek yapılmaktadır. Yani kulaklıkta farklı değer, hoparlörde ise farklı değerler kullanılmaktadır. Akımın belli zaman aralıklarında kullanılmasına vereceğim örnek ise elektronik saatler olacaktır. Siz bir elektronik saati kurduğunuz zaman, sizin kurduğunuz vakit gelene kadar, saatin zili çalmıyacaktır. Saat çaldığı zaman, saatin elektronik aksamı, saatin zil bölümüne akım göndermiş demektir. Akımın belli frekanslarda kullanılması olayına ise televizyonlardaki kanalları örnek vermek isterim. Televizyonlardaki kanallar belli frekans değerlerinde yapılan frekans yayınları ile yayınlanmakta ve bu neden ile de bir kanalın frekansı, diğer kanalın frekansı ile karışmamaktadır.
Peki, elektronikte kullanılan elektronik devre elemanları nedir sorusunu sorabilirsiniz… Bu soru o kadar geniştir ki, konu ile ilgili binlerce kitap ve milyonlarca makale olduğu halde yine de tam bir açıklama getirilememektedir. Bu devre elemanlarını kısaca adlandıracak olursak; dirençler, kondansatörler, transistorler, tristörler, triyaklar, quadraklar, kristaller, bobinler kullanılan yüksek değerdeki akım ile çalışan devre elemanları olup bunlar yanında; operasyonal entegreler, lojistik entegreler, mikroteknik ile hazırlanan entegreler, mikroprosesürler gibi daha düşük akım değerlerinde çalışan devre elemanlarını da vermek mümkündür.
Ama ne olursa olsun, dev boyutlarda değerlendirilen elektronik bilimi kısa bir makale ile ifade edilemeyecek kadar geniştir. Eğer sizlere bir nebzede olsa bilgi verebildiysem kendimi mutlu hissederim…
belgesi-2227