Alcubierre’nin son yillardaki yaptigi arastirmalarina gore isik hizindan daha hizli warp yolculuklari bilim kurgu aldatmacasindan baska bir sey degildir. Bu yolculugun gerceklesmesi aslinda mumkun olmakla beraber bugunku teknolojinin cok cok otesinde bir teknolojiye ihtiyaci vardir. Bunun yaninda bu yolculuk gerceklesirse bu, zaman makinesi gibi bir aygit sayesinde olur.
Warp yolculugu esyalarin isiktan daha hizli bir sekilde ayni yonde uzak galaksilere gitmesine olanak saglar. Uzay zamaninda hareket eden bir gemi yerine, warp drive uzay balonu (geminin icinde oldugu) yaratiyor ve gemi ile istikamet arasindaki uzayi buzerek veya kuculterek (mesafeyi kisaltiyor yani) bu balonu uzay zamaninda itiyor (surukluyor). Ardindan gemi ve cikis noktasi arasindaki uzayi eski haline genisletiyor. Gemi, baslangic noktasindan hedefe dogru hareket ederken disaridan gozukebiliyor.
Zaman Makinasi Olarak Kullanmak
Everett isimli biri uzayda yolculugun bu sekline gore daha farkli bir gorus ortaya atiyor. Warp yolculugunun uzaydaki ozelliklerine gore, balonun icindeki uzay zamani eksenleri, balonun disindaki uzay eksenleriyle tutarli bir sekilde degisiyor. Kesin olarak warp balonunun icindeki zamani gosteren eksenler, yolculuk istikametine dogru egimlidir. ( Benzer bir durum da kara deliklerin event horizon’larinda da gorulmustu. Buradan kacmak imkansizdi cunku zaman eksenleri egildigi icin yonleri kara deliklere dogru olusur.) Bu, balonun veya kara deligin icine bir koridor acar ve balonun disindaki harekete (devinim) esdeger bir goruntu cizer.
Bu durum zaman yolculugu sorusunun en onemli kavramini olusturmaktadir. Warp balonunun icindeki zaman ekseni, balonun disindaki belli bir yone dogru egim gosterdiginde, balonun icinde kalan havanin (ya da boslugun) yonu, balonun disindaki zamanin yonuyle esdeger olabilmesi mumkun mudur? Cevap, evet gibi gozukuyor. Eger oyleyse herhangi birinin hareketini zaman icinde degistirebiliriz ve bu ani disaridan birisi de gorebilir. Bu da balonun icindeki havanin balonun disindaki zamana uyum saglayacak sekilde yonunun hizini degistirerek yapabiliriz.
Bu calismanin nasil isledigini gostermek icin sadece iki boyutu hesaba katmamiz gerekir. Birincisi uzay boyutu ki bunlar sag ve soldur. Digeri ise zaman boyutudur, bu da ileri ve geridir. Simdi bir gemi oldugunu dusunun ve bu geminin uzayda warp drive’i kullanarak saga dogru yol aldigini dusunelim. Boylece balonun icindeki zaman ekseni disaridaki eksenle yer degistiriyor. (bu durum, sonsuz hizdaki balonun disaridan gorunmesi ve hicbir zaman boyutunda olamamasi anlamina geliyor – ki bunun imkansiz olduguna inaniyorum. Buna karsin elimde bunun imkansiz olduguna dair bir kanit da yok. Yine de basit bir ornek olusturdugunu soyleyebilirim.) Yeni eksenlerde balonun icinde zamanda ileriye dogru yol almak, balonun disindaki uzayda sola gitmekle esdeger bir durum olusturuyor. Sola gitmek de zaman da geriye gitmeye esdeger oluyor. Saga gitmek de balonun icindeki ortamin ileriye dogru yol almasina esdegerde oluyor. Bu nedenle balon saga veya sola yol almak uzere hazirlandiginda bu, zamanda ileri veya geriye gidecegi anlamina geliyor. Ancak, balonun icindeki yolculuk ve bu yuzden de balonun disindaki zaman yolculugu isigin hizina ve balonun icindeki goreli hiza baglidir. Zaman genislemesi zaman yolcularinin zamanda giderken disaridan gorulebilmesi icin gereken oznel zamani durdurabiliyor veya azaltabiliyor.
Warp Drive’la yapilan Zaman Yolculugunun Avantajlari ve Dezavantajlari
Zaman yolculugunda Warp Drive metodunu kullanmanin en onemli avantajlarindan biri, ozellikle wormhole metodundan ustun olarak wormhole’larin sundugundan daha fazla imkanlar sunmasi. Wormhole’lar uzay zamaninda birbiriyle baglantili iki yerden yolculuga olanak verirken, warp drive’lar uzay zamaninda her yere gitmeye imkan veriyor; hem gecmise hem de gelecege… ( hatta zaman makinesinin icadindan onceki bir tarihe bile gidebilirsiniz.)
Diger bir avantaj ise sudur: Warp yolculugunun isiktan hizli bir sekilde yildizlararasi yolculuga imkan vermesiyle birlikte ardindan zaman yolculugu da gerceklesecek demektir. Fakat, bu durumda hem negatif hem de pozitif sonuclar ortaya cikiyor. Zaman yolculugunun gecmisi degistirmek icin kullanmasi durumunda yolculukta kullanilan uzay gemilerinin (warp-propelled ship) dogru kullanilmamasi cok tehlikeli sonuclar dogurabilir. (bunun icin tek ihtiyac, bir cilginin herhangi bir yuzyila gitmesi ve….) Bunula beraber, zaman yolculugunu engelleyen herhangi bir durum warp yolculugunun da sonucunu etkiler. Fakat warp yolculugu, zamanda Stephen Hawking’in Chronology Protection-conjecture’undaki bosluk (vacuum) dalgalanmalari isini olarak yol almaz.
Bu avantajlarin yaninda bazi problemler de yok degildir. bir defa yaratildiginda, warp balonu iceriden kontrol edilemez. Bu su anlama geliyor; balon ya disaridan kontrol edilebilir olmalidir ya da balonun yaratilis asamasinda nereye yolculuk edecegi onceden belirlenmelidir. Her iki yontem de tehlikelidir. Balon bir defa sekillendiginde yolculuk sirasinda olabilecek acil durumlara tepki verme ihtimali ortadan kalkar. (yolculuk hazirligi buyuk bir ihtimalle wormhole sebekesi gibi oluyor. Balonun icinde kapsul halindeki gemi itiliyor ve varis noktasinda da balondan cikartiliyor, wormhole’lun agzinda goturulurkenki dezavantajlar da olmuyor. Warp balonunun kontrol aparati prefabrik materyallerden kendi yerinde yapilmis olabilir.)
Warp balonunun yapilisinda bir baska problem daha vardir. Yolculuk yonunde uzay sikistirilirken uzay gemisi de ozde, kendisi ve varis noktasi arasinda sikisabilir. Yildizlararasi toz firtinasi mesafeyi sikistirarak kisaltirken solar sitemin zarar gormesi tehlikeleri de vardir. Tersi islemde uzay, geminin arkasinda genisleyebilir. Sonucta gemi, A ve B noktalari arasindaki yolculugunda cok dikkatli olmalidir. Gemi uzay zamaninda bu iki nokta arasinda fazla zarar gormez.
Iki nokta, hem FTL yolculugu hem de zaman yolculugu icin ayni derecede kullanilmak uzere belirlenmistir. Fakat zaman yolculuguyla ilgili olarak olumsuz bir durum soz konusudur: warp balonu zaman eksenine gore olusturuldugunda balonun icindeki zaman hala balonun disindaki zamani gosterir. Zaman geldiginde (balonun icinden goruldugu uzere) zaman yolcusu, istedigi bir zamana dogru balonun disindaki uzayda hareket eder. Balon (ve icindeki gemi) disaridaki uzayda sabit bir sekilde yol alir. Bunun sonucunda yolculugu yapan kisi gercek konumundan isik yili uzaklikta yolculuk ederken olmasi gereken yerden isik yili uzaklikta gercek zamanda kendisinden bir suru kendisiyle karsilasir. Bu durumdan kacinmak icin yolculugun ilk bolumunde, yani istenile yere varildiginda ya balon degistirilir ya da mevcut balonun yonu donus yonune cevrilir. Bu durumda balonun icindeki geminin de yonunun cevrilmesi gerekir. Bu durum, zaman yolcusu icin uzayda isik hizina yakin bir hizda yol alip sonra geri donmek gibi benzer bir durumdur…
Son problem ise warp drive’larin negatif enerjiye ihtiyac duymalariyla ilgilidir. Bir gemiyi icine alacak kadar buyuk bir balonu yapmak icin buyuk bir negatif enerjiye ihtiyac vardir. Bu enerji, bilinen tum evrenin kutlesini ve enerjisini birkac defa etkisiz hale getirecek kadar buyuk olmalidir. Bununla beraber enerji 10 ila 32 metre arasindaki bir alan buyuklugunde sinirlandirilmalidir. Sadece birkac cesit buyukluk Planck uzunlugundan daha buyuk olabilir. (mesafenin en kucuk birimi olarak uzay, niceliklendirilmistir.)
Negatif enerji ihtiyacini azaltacak bir calisma vardir. Balonun yapilmasindan itibaren, balonun disindaki alani yikiyor ve yaratiyor. Balonun icindeki alani (uzayi veya havayi) da yamultmasi mumkundur pekala! Balonun disindaki enerjiden daha buyuk gozuken icerdeki enerjiyle yaratilan balonun, daha az negatif enerjiye ihtiyaci olur. Bu durum bilim adami Van Den Broeck’e sadece gemiyi ve ihtiyac duyulan havayi (veya alani) icine alacak kadar buyukken bile, Planck uzunlugundan daha buyuk olan bir gemi yapma fikri verdi. Boylece negatif enerji ihtiyacinda yeterince tasarruf saglanmis olacakti. Hala cok kucuk bir alanla sinirli olmasina ragmen bu alanda cok fazla negatif enerji hacmi vardir.
Fakat bu yaklasim beraberinde bazi sinirlamalar da getiriyor. Birincisi, warp balonu, elektromanyetik radyasyonun bilinen tum formlarinin dalga uzunlugundan daha kucuk olacak. Bu durumda gemi balonun disindan gorulemiyor. (Kontrol edilemeyecek olmasina ragmen bunun icin ellerinden de bir sey gelmeyecek aslinda. Bu da asil amaci onemsiz kilacaktir.) Ikincisi ve daha onemlisi, bu teknik, balonun zaten kucuk olan kuantum yercekimi kanununa bagliliginin derecesini daha da azaltiyor. Bu kanunlar, warp drive’in yapilmasini imkansiz hale getiren warp balonunun kucuk boyutlarda olusmasini engeller. Daha da kotusu warp drive formu uzay zamani balonu olarak ince bir bogazdan evrene baglanir. (warp balonu disaridan boyun gibi gozukuyor.) warp balonu, boyna benzemesi bakimindan sikistirilmis wormhol’a benzemektedir ki gemi bu balonun icine, tekrar normal evrene nasil dondurulecegi bilinmeden konulur.
Boşaltım sistemi vücutta homeostazın sağlanmasında çok önemli bir yere sahiptir.Böbrekler, üreterler ve mesaneden oluşan boşaltım…
Büyük Atatürk'ün ölümünü takip eden günlerde, o zamanlar yalnız Avrupa'nın değil, dünyanın en güçlü günlük…
Mustafa Kemal Atatürk 1881 yılında Selânik'te Kocakasım Mahallesi, Islâhhâne Caddesi'ndeki üç katlı pembe evde doğdu.…
Eğer bir insanın başına 'elektroensephalograf' (ezberlemeniz gerekmez!) adını taşıyan bir cihaz bağlarsanız, o insanın yaydığı…