Böylece mücadele başlayınca, Mustafa Kemal, İngiliz İmparatorluğu’nu, Rumları ve Ermenileri karşısında buldu. Hürriyet ve İtilâf Partisi hükûmeti ona sayısız tuzaklar kurdu. Bunları tertiplerken de, ülkenin en azılı haydutlarından, Türkiye’de daimi bir sorun haline gelmiş olan eşkıyaların artıklarından faydalandı. Bunlar cahil, millî harekete karşı kayıtsız kimselerdi. Ama o, ülkesini ve insanlarını çok iyi tanıyor ve talihine inanıyordu.

 

Bayrağını açmış olduğu milliyetçilik tamamen Doğu’ya özgü bir cinstendi. Yirmi beş yıldır savaştan gözünü açamamış, sözde kendisini himaye iddiasında bulunan Avrupalılardan usanmış olan halka hitap ediyordu. Bu sonuncular onu soymuş, aldatmıştı. Bu sebeple, şeflerinin emirlerine seve seve katlanmaya hazırdılar.

 

Mustafa Kemal’in taktiği çok cesurca idi. Anadolu köylüsünün olaylara karşı yarı ilgisiz tutumunu çok iyi biliyordu. Bu nedenle, küçük asker gruplarını ileri gönderdi. Bunlar şehir ve kasabalara girecekler, ilk önce telgrafhaneyi ele geçirecekler, mahallî devlet organlarıyla konuşup anlaşacaklar yahut da duruma göre, onları Sivas’a, kongreye göndereceklerdi.

 

Türk jandarması bu hareketin en iyi ajanı olacaktır. Zaten bu kuvvete sahip olmak, ülkeyi elinde tutmak demekti.

 

Millî hareket etrafına, hiçbir görevi olmayan birçok subayı, gayrimemnun devlet memurlarını, politikacıların yarısını, hemen hemen bütün aydınları toplamıştı; bunlar yavaş yavaş Anadolu’nun yolunu tuttular. Bu hareket, memleketin çeşitli bölgelerine dağılmış olan canlı ve hareketli kişileri de bir araya getirdi. İttihat ve Terakki Partisi’nden geriye kalanlar da kitle halinde Mustafa Kemal’e iltihak ettiler, o da bunların örgütünü ustaca kullandı.

 

Bu asi, bir kurucudur

 

 

Böylece, milliyetçilik birkaç hafta içinde bütün Anadolu’yu fethetti. Bu olay, güçsüz, âciz ve hiddetten kudurmuş İngilizlerin gözü önünde cereyan etti. Daha başlangıçta, nizam, örgütlenme fikri ve disiplin, bu hareketin en belirgin nitelikleri oldu. İttihat ve Terakki’nin kasaları henüz daha boşalmamıştı; bu paralar ilk giderleri karşıladı, ama Mustafa Kemal bu arada Avrupa’yı da unutmamıştı. Nitekim, Erzurum ve Sivas kongrelerinde Avrupa devletlerine hitap edecektir. Konuşmalarında ve yazılı bildirilerinde, devlet içinde yeni bir devlet kurmak lüzumunun sebeplerini açıklayacaktır.

 

Kaynak: Kurtuluş Savaşı Sırasında Türk Milliyetçiliği
belgesi-2671

Belgeci

Share
Published by
Belgeci

Recent Posts

Dahilerin Beyin Sistemi

Albert Einstein, Charles Darwin, Wolfgang Amadeus Mozart ve Pablo Picasso gibi dünyayı etkilemiş dahilerin beyinlerinin…

14 dakika ago

Kişilik Tipleri

Çeşitli kişilik testleri belli gruptan insanlar  arasındaki benzerlikleri vurgular. Yine de, diğerleriyle olan tüm benzerliklerine…

12 saat ago

BİOGAZ

İnsanoğlunun çok süratli bir şekilde artan ihtiyaçlarına cevap veren sosyal ve endüstriyel gelişmeler, beraberinde bazı…

1 gün ago

Boşaltım Sistemi

Boşaltım sistemi vücutta homeostazın sağlanmasında çok önemli bir yere sahiptir.Böbrekler, üreterler ve mesaneden oluşan boşaltım…

2 gün ago

Atatürk ve Spor

Büyük Atatürk'ün ölümünü takip eden günlerde, o zamanlar yalnız Avrupa'nın değil, dünyanın en güçlü günlük…

2 gün ago

Atatürk’ün Hayatı

 Mustafa Kemal Atatürk 1881 yılında Selânik'te Kocakasım Mahallesi, Islâhhâne Caddesi'ndeki üç katlı pembe evde doğdu.…

3 gün ago