115 Belge Savaşlar Sayfa 9 / 12

Barışçı Bir Eser

Durumu özetlersek, Türklerin büyük bir öfkeyle Hıristiyanlara yaptıklarını, Yunanlılar, Avrupa’nın iki büyük ve medenî devletinin kendilerine vermiş olduğu mandaya (vekâlet) sığınarak, daha fazlasıyla yapmışlardır. Bu itibarla kendilerini bağışlamak ve barışa gitmek imkânı ortadan kalkmıştır. Bağışlanamayacak diğer bir hata da, başarmaktan âciz oldukları bir görevin Yunanlılara verilmesidir.   Kaynak: Kurtuluş Savaşı Sırasında Türk Milliyetçiliği belgesi-2662

Aydın

Çavuş Pichot’nun hiddet ve nefretini birçok Fransız subayı paylaşmaktaydı. Aydın’da olup bitenlere gelince, bunları Rahibe Marie’nin raporundan daha iyi anlatacak bir belge bulunamaz. Çok iyiliksever ve herkesin yardımına koşan bir insan olan Marie, bu olayları yakından ve iyi bir biçimde izleyecek bir yerde bulunuyordu. İşte, rapordan aldığımız bazı bölümler:   “24 Haziran Salı – Bugün…

Menemen Olayları ve Tanıklar

İşte, Aydın ve Menemen olayları hakkında doğruluğu tartışılamayacak üç belge -bunlar askerî makamlarımızca ele geçirilmiştir- durumu açıkça belirtmektedir:   Bunlardan birincisi bir tanık ve bir kurbanın, Menemenli tüccar Çerkez Sefer Efendi’nin anlattıklarıdır.   İfadesini şöyle özetleyebiliriz:   15 Haziran 1919 Pazar günü, öğleden sonra, kasabanın pazarında bir kalabalığın birikmekte olduğunu görür. Dükkânından çıkarak bunun sebebini…

Göze Göz, Dişe Diş

Şimdi gerçek savaş başlamıştır. İzmir vilâyeti harap olmuş bir savaş alanına dönmüştür. Çoğu kez basit köylülerden oluşan çetelere yenik düşen Yunanlılar, ellerine geçen masum kimselerden intikam alma yoluna gitmişler, bu arada Yunan istatistikçilerinin kendilerine bildirmiş oldukları rakamların gerçeğe uymadıklarını da öğrenmişlerdir. Vilâyet nüfusunun üçte iki çoğunluğunun, savunmaya kararlı Müslümanlar olduğunu görmüşler ve bunun acısını her…

Gözler Fransa’ya Çevriliyor

16 Mayıs’tan başlayarak İstanbul’a bazı haberler gelmeye başladı. Bunun üzerine kabine istifa etti ve Sadrazam olayı, Müttefik Devletler Yüksek Komiserleri nezdinde protesto etti. 17 Mayıs’ta ilk ayrıntılı bilgiler alınmaya başladı! Cinayetler, yağma ve diğer facialar. Basına sansür konmuştu. Fakat telgraflar elden ele dolaşıyor ve İstanbul’da halkın heyecanı gittikçe artıyordu. 20 Mayıs günü olayın ilk tanıkları…

Aldanış

İzmir şehri ve vilâyetindeki Müslümanlar bu harekete acaba niçin karşı koymadılar?   Olaydan birkaç gün önce saraydan bir heyet İzmir’e gelmiş, işgalin geçici olacağına dair teminat vermiş, her ne pahasına olursa olsun kan dökülmesine sebebiyet verilmemesini istemişti. İstanbul hükûmeti de, İzmir Vilâyeti Valiliği’ne, silâhlı bir direnişe müsaade edilmemesi emrini vermişti. Böylece Yunanlılar İzmir’i kolayca işgal…

Yıldırım Taarruzu

14 Mayıs 1919 saat 21’de, Koramiral Calthorpe İzmir Garnizon Komutanı’na, mütareke anlaşmasının 7’nci maddesi gereğince, şehrin istihkâmlarının, Müttefik kuvvetler tarafından işgal edileceğini haber veriyordu. Bundan iki saat sonra, saat 23’te gönderdiği yeni bir notada ise, barış konferansı kararı gereğince, Yunan askerî birliklerinin İzmir’i işgal edecekleri bildirilmekteydi.   Yıldırım, tam İzmir’in sükûna kavuştuğu, ekonomik hayatın canlanmaya…

Görünmeyen Baskı

1920 yılında Türk milliyetçiliği, az zamanda bütün Asya’ya yayılacak olan bağımsızlık hareketinin başına geçti. Millî hareket İstanbul’u da içine aldı, 16 Mart olayı buna engel olamadı. Her gece tekrarlanan olaylar, göze görünmeyen bir kuvvetin varlığını hatırlatıyordu. Bazen bir cephane deposu havaya uçuyor, bazen çok manalı ve düşündürücü bir yangın ortaya çıkıyor, velhâsıl önceden kestirilemeyen bir…

İngilizlerin Düzeltilemeyecek Yanlışı

İngiltere müthiş bir biçimde aldatılmıştı. Doğu’ya egemen olmak için iki büyük kuvvete saldırmıştı: Jön-Türklerin vârisi olan ve İslâm’ın sancağını taşıyanlara, bir de Doğu’daki liberal ilerlemeleri büyük bir anlayışla izleyen ve ona yön veren güçlü Fransız politikasına.   Mütarekeden beri biz, müttefiklerimiz tarafından yenilgiye uğratılan her ülkede bulunuyorduk. Doğu’da, Almanya’da, velhâsıl savaşın yapıldığı her yerde. Fakat…

Londra Ne istiyor?

İngiltere çalışırken, bizim cephemizde daimi bekleyiş, anlaşmazlık ve Doğu’daki güçlüklere karşı Paris’in can sıkıcı ve anlaşılmaz tutumu vardı.   Fransız haber alma servisince ele geçirilen bazı haberleşme belgeleri İngilizlerin oyununu ortaya çıkarmıştı. Fakat sükût yine devam etti. Paris yabancı ülkelerdeki ajanlarının gönderdiği raporları okumuyordu bile.   Londra’da aksine, Sömürgeler Dairesi, olayların gelişmesini büyük bir dikkatle…