Delilik ile dahilik arasında ince bir çizgi vardır. Bu düşünceden yola çıkan
New Scientist dergisi bilim tarihinin en çılgın deneylerini sıraladı:
File LSD verdiler
usko isimli bir file, tipik bir insan dozundan 3 bin kat daha fazla
olan 297 miligram LSD enjekte edildi. Kendi çevresinde dönen fil bir saat
sonra öldü. Deneydeki amaç, LSD’nin geçici bir deliliğe neden olup
olmayacağını öğrenmekti.
Düşüyoruz!
1960’larda 10 askeri taşıyan bir uçakta "Motorumuz bozuldu, iniş
takımlarımız da çalışmıyor. Okyanusa acil iniş yapacağız" anonsu yapıldı.
Ardından son anlarını yaşadıklarını düşünen askerlere "ordunun ölümlerinde
kusuru olmadığını" ilan eden bir sigorta formunu doldurmaları istendi.
Askerlerin tamamı formu doldurdu. Deneydeki amaç stres yönetimiydi.
Frankeştayn’ın köpekleri
1954’te Sovyet cerrah Vladimir Demikhov bir köpek yavrusunun başını, ön
ayaklarıyla birlikte bir Alman Kurt köpeğine naklederek çift başlı köpek
elde etti. Her iki baş da ayrı ayrı süt içebiliyor hatta birbirlerinin
kulaklarını ısırabiliyordu. Köpekler bir aydan az yaşadı.
Hindilerin seks yaşamı
Hindilerin seks yaşamını araştıran iki bilim adamı, dişi bir hindi maketini
erkek hindilerin önünde parçalara ayırdılar. Modelden geriye bir tek çubuk
kaldığında bile erkek hindiler arzuluydu
Sarı humma bulaşıcı mı?
Sarı hummanın bulaşıcı bir hastalık olmadığını ispata çalışan stajyer doktor
Stubbins Ffirth, bu hastalığa yakalanan bir kişinin kusmuğunu gözlerine,
kendi yarasına sürdü ve sonunda da içti. Doktor sağlığını kaybetmedi çünkü
sarı humma bulaşıcı değildi. Daha sonra bu hastalığın ancak virüs taşıyan
sivrisineklerin ısırığıyla bulaştığı kesinleşti.
Tırnak yeme terapisi
Lawrance Sheean, tırnak yiyen bir grup erkek çocuğunun uyuduğu odada her
gece defalarca "Tırnaklarım çok acı" cümlesini tekrarladı. Yaz tatili
sonunda biten deneyde çocukların yüzde 40’ının tırnak yeme alışkanlığına son
verdiği tespit edildi.
Ölüleri canlandırmak
Robert Cornish 1930’larda tahtıravalliye benzer bir düzenek kullanarak ölü
hayvanları canlandırmaya kalkıştı. Yeni ölen bazı köpeklerin damarlarına
adrenalin ve anti-pıhtılaştırıcılar enjekte etti. Bazı denekler bir
süreliğine ağır beyin hasarı ve körlükle hayata döndü.
Gözleri faltaşı gibi açık
1960’larda Ian Oswald, insanların her koşul altında uyuyup
uyuyamayacaklarını tespit etmek için gönüllülerin gözkapaklarını açık
kalacak şekilde yapıştırdı, gözlerine 50 santim öteden yanıp sönen ışıklar
tuttu. Elektroşoka ve yüksek sesli müziğe de maruz üç denek de 12 dakika
içinde uyudu.
İğrençliğin yüzü
Evrensel yüz ifadelerini tespit etmek isteyen psikolog Carney Landis,
deneklerinin yüz kaslarının hareketini takip etmek için yüzlerine yanık bir
mantarla hatlar çizdi. Daha sonra deneklere amonyak koklatıldı, caz
dinletildi, porno izlettirildi, elleri kurbağa dolu bir sepete sokuldu. En
sonunda tüm denekler canlı bir farenin kafasını kesmeye ikna edildi. Bu
eylem sırasında çekilen fotoğraflarda denekler "Deneyin Büyük Tanrısı"na
kurban adayan garip bir tarikatın mensuplarına benzer yüz ifadelerine
sahipti.
Profesör gıdık
1933’te psikoloji profesörü Clarence Leuba, gıdıklamaya verilen tepki olan
gülmenin öğrenilen bir reaksiyon olup olmadığını kanıtlamak için, yeni
dogmuş oğlunu gıdıklarken kimsenin gülmemesini istedi. Yedi ay süren deney
sonunda çocuk gıdıklandığında gülüyordu. Böylece gülmenin gıdıklamaya karşı
istemdışı bir tepki olduğunu tespit etti.
>
Kaynak: New Scientist
belgesi-1741
Boşaltım sistemi vücutta homeostazın sağlanmasında çok önemli bir yere sahiptir.Böbrekler, üreterler ve mesaneden oluşan boşaltım…
Büyük Atatürk'ün ölümünü takip eden günlerde, o zamanlar yalnız Avrupa'nın değil, dünyanın en güçlü günlük…
Mustafa Kemal Atatürk 1881 yılında Selânik'te Kocakasım Mahallesi, Islâhhâne Caddesi'ndeki üç katlı pembe evde doğdu.…
Eğer bir insanın başına 'elektroensephalograf' (ezberlemeniz gerekmez!) adını taşıyan bir cihaz bağlarsanız, o insanın yaydığı…