Lamarck gibi türlerin değiştiğini kabul eden bir başka bilim adamı da
Darwin’dir. Charles Darwin (1809-1882) Gallapagos Adaları’nda, evcil
hayvanlar, özellikle güvercinler üzerinde yapmış olduğu araştırmaların
sonuçlarını Türlerin Kökeni adlı eserinde sunmuştur.
Evrim teorisi olarak adlandırılan bu teoriye göre, koşulların
değişmesine bağlı olarak canlı ya hemen değişir ya da uzun zaman
içinde değişim gösterir. Eğer canlı değişmezse, yaşam şansını
kaybeder. ‚ünkü yaşam ilkesi ekonomidir; her şeyin belli bir işlevi
vardır ve o işlevi en iyi şekilde yapmak zorundadır; ona uymayan canlı
kaybolur.
Eğer yaşam şartları değişmişse, canlının da buna bağlı olarak
değişmesi gerekir; aksi taktirde mevcut fakat işe yaramayan bazı
kısımlarını ya da organlarını beslemek ve kendi gücünü korumak için
kullanacağı besinini gereksiz yere sarfetmek zorunda kalır.
Bu durumda yaşam savaşında başarılı olma şansını zorlar, hatta
kaybedebilir. Bundan dolayıdır aynı görevi yapan organın sayısı
fazlaysa, bunlar değişime uğrar ya da uzun süre değişmemiş organlar ve
nisbeten az gelişmiş, basit canlılar, aynı şekilde, değişime
geçirirler.
Canlı değişime konu olduğunda, kollar gibi benzer organları birlikte
değişir. Genellikle, canlıdaki küçük gruplar, örneğin çeşitler türlere
ve türler cinslere (genus) göre daha kolay değişmek-tedir.
Canlıda iki güç vardır: Doğa koşullarına uymak için en faydalı ve
gerekli organları tutup diğerlerini atması, yani doğal eleme ve ataya
geri dönme isteği. Genellikle, bu güçlerden birincisi hakim olur ve
canlı doğa koşullarına göre değişir, ancak zaman zaman canlıda geriye
dönüşler görülebilir. Bu geriye dönüşler bazen 20 nesil sonra bile
görülebilmektedir.
Darwin’in canlıda değişimin ne kadar sürede oluştuğu gibi, evrim
teorisiyle açıklayamadığı bazı sorular da vardı. Darwin bu soruya
kesin bir yanıt vermez; ona göre bu, çok uzun bir zaman kesitini
kapsayabilir.
Evrim teorisi zamanında ve daha sonra büyük tepkilere yol açmıştır.
Bazı bilim adamları onu desteklerken, bazıları da şiddetle karşı
çıkmıştır. Gerek karşı çıkanlar gerekse destekleyenler, teorinin
lehinde ve aleyhinde deliller toplarken, biyolojinin gelişmesine de
katkıda bulunmuşlar, özellikle embriyoloji, jeoloji, paleoantropoloji
ve karşılaştırmalı anatomi konularındaki çalışmalardan delillerle
görüşlerini desteklemişlerdir.
Darwin’e karşı olan bilim adamları canlının değişmediğini, türlerin
sabit olduğunu kabul etmişlerdir. Onlara göre, değişme söz konusu
olamaz; çünkü canlı yeni koşullara uymaya çalışırken, bunu başaramaz
ve yok olur.
Örneğin, iklim değişip de ortalık bataklığa dönüştüğünde, canlı uyum
sağlayamadan bataklıkta yok olup gider. Bunlar sönmüş türleri meydana
getirir. Bunların en güzel delillerini fosiller bize sağlamaktadır.
belgesi-546
Boşaltım sistemi vücutta homeostazın sağlanmasında çok önemli bir yere sahiptir.Böbrekler, üreterler ve mesaneden oluşan boşaltım…
Büyük Atatürk'ün ölümünü takip eden günlerde, o zamanlar yalnız Avrupa'nın değil, dünyanın en güçlü günlük…
Mustafa Kemal Atatürk 1881 yılında Selânik'te Kocakasım Mahallesi, Islâhhâne Caddesi'ndeki üç katlı pembe evde doğdu.…
Eğer bir insanın başına 'elektroensephalograf' (ezberlemeniz gerekmez!) adını taşıyan bir cihaz bağlarsanız, o insanın yaydığı…